Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başkan Recep Tayyip Erdoğan için ABD’nin Manhattan kentinde TÜRKEN Vakfı gökdelen inşaatının önünde; “هذا هو مانهاتن ، أغلى مكان في نيويورك. هذه هي ناطحة السحاب التي بنتها العائلة. تم بناء ناطحة السحاب هذه بالأموال التي أرسلها ابنه إلى ابنته. لا يزال يتعين القيام به. عزيزي أردوغان ، إذا كنت تريد التحدث عن العائلة وأنت مخلص حقًا ، فلنبدأ buradan “.
“İkinci Yüzyıl Cumhuriyet Vizyonumuz İçin ABD’ye Yolculuk”
Kılıçdaroğlu burada yaptığı açıklamaların ardından kendisini takip eden gazetecilere şu açıklamayı yaptı:
“İkinci yüzyıl cumhuriyet vizyonumuz için Amerika Birleşik Devletleri’ne gittim. Vizyonumuzla öncelikle ülkeyi bu krizden hızla çıkaracağız. Türkiye’de bu yirmi yıllık krizler bir daha olmuyor.Bu yüzden Türkiye’yi birleştirmek, yaralarını sarmak, eski nesil siyasetçilerin bu yaralardan ayağa kalkmasını engellemek istediğimi söyledim.
Al Hillah dediğimiz yolculuk da bu büyük vizyonun bir parçası. Birçok yara var. Hepsinden bahsettim ve yapacağım.
“Çok derin yaralarımız var ve onlar da gelişecek.”
Geçen hafta halkımın önüne çıktım. Ülkemizin iyileşmesi gereken yaralardan birinin de peçe meselesi olduğunu söyledim. Kadınların başka sorunları da var. Onlara kesinlikle söyleyeceğim. Çok daha derin yaralar da var. Sıra onlara gelecek.
“Kadınlar bu kadar ev sahibi”
Başörtüsü Erdoğan’ın propaganda “cihazı” haline geldi. Bu davada genç kadınlar adeta rehin alındı. “Bak sosyal hayatta var olma hakkını kaybediyorsun” deniyor. Bu yarayı sonsuza kadar kapatalım, dedim, erkekler artık kadın kıyafetleri hakkında konuşmak zorunda değil. Bu da tek taraflı bir görüş değil… Önerdiğimiz kanunla “avukat eteğine karışan hakim” de tarih olacak. Erkekler kadınların meselelerini konuşmazlar. Aslında söylediklerimiz çok basit…
Bu da sarayın sadakati için boşunaydı. Çarşamba dediler. Cuma dediler. Yapmadım.
“Amaç, seçimi kazanmak”
Orbán’ın Macaristan’da neler yaptığını analiz etmek için zamana ihtiyaçları vardı. Çünkü samimi değiller. Sonra çıkıp aile bütünlüğünü korumak adına Türkiye’de belli kesimleri bastırarak belli kesimleri manipüle etmek istiyorlar. Amaç ülkedeki kadındır, sorunları değil, seçimleri kazanmaktır.
“Aileyi korumanın ailesini korumak olduğunu biliyorlar.”
Bugün Manhattan, New York’taydım. Erdoğan ailesinin ön kurumlarının yaptığı bir gökdelenin önünden geçiyordum. Aile konuşacaksa önce ailesine baksın. Ailesini korumaktan anladığı şey ailesini korumaktır. Türkiye’nin aileleri yoksullukla, enflasyonla, konut kriziyle ve artan yaşam maliyetiyle mücadele ediyor, Erdoğan’ın manipülasyonundan bıktık. Biz bu manipülasyonlara düşmeyiz. Erdoğan’dan samimiyet, özgürlük, hak, hukuk, barış olmayacak.
“Bu sadece mükemmellik alanlarını kaybetmeli…”
Erdoğan hiçbir zaman anayasaya bağlı kalmadı ama onu bir dahi olarak gördü. Tek derdi ülkeyi daha kutuplaşmaya itmek, bölerek seçimleri kazanmak. Tek derdi imtiyaz alanlarını kaybetmemektir. Rehine olarak gördüğü tüm vatandaşlarımızı kurtaracağız.
“Sen konuşacaksın. Biz sonsuza kadar susacağız.”
Buradan tüm kadınlara sesleniyorum. Haklarınızı konuşmak bize düşmez. Konuşacaksın. Sonsuza kadar sessiz kalacağız. Hukuki bir çerçeve çizerek sessiz kalacağız.”
KILIÇDAROĞLU, 24 Mayıs’ta “Urduca, bu para için gönderdiğiniz sermaye ailede kimde var?” açıkladı
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 24 Mayıs’ta evindeki ofisinden bir açıklama yaptı; Dedi ki:
Yasadışı bir şekilde yok ettikleri ülkeden, hukuken sığınma talebinde bulunmak için Amerika Birleşik Devletleri’ne kaçmak istiyorlar. Önden bir temel oluştururlar. Bir Amerikan vatandaşını kafasına koydular. Ancak kurumun asıl yönetimi Erdoğan ailesinin üyelerine aittir. Türkiye’den iki kurum seçildi. TURGEV ve ENSAR. Bu kurumlar bir Amerikan vatandaşına para göndermeye başladı. Bir milyar lirayı hemen Amerika’ya taşırlar. Erdoğan çık söyle. Ailenizden kimlere para gönderdiğiniz bu ekranda ilk sırada yer alıyor? Ailede bu paraları kim gönderiyor? Diğer tarafta ailenden o parayı kim alıyor. Gel ve söyle bana, korkma.”
Haber etiketi tanımlı değil.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın