medyauzmani.com
Eski polis şefi Sassan, Hizbullah’ın terör eylemlerinden bahsetti: Domuzun kravatını gördüm – Gündem Haberleri

Eski polis şefi Sassan, Hizbullah’ın terör eylemlerinden bahsetti: Domuzun kravatını gördüm

Terör örgütü Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Cumhur İttifakı’nın ortaklarından Hüda Bar, hâlâ gündemde. Hizbullah’ın aktif olarak şiddet eylemlerine karıştığı döneme ilişkin iddialar ise terör eylemlerini çürütüyor.

Dönemin tanıklarından İstanbul’daki organize suçlar ve kaçakçılık şubesinin eski müdürü Adil Serdar Şasan, tanık olduğu işkence ve terör eylemlerini anlattı. Dedi ki: Domuz bohçasını diriltin ve insanları işkence ile öldürün. Bu işkenceyi kendi gözlerimle gördüm. DEAŞ gibi tehlikeli bir örgüt” dedi.

Sassan, 1990’ların sonunda Hizbullah’ın uyguladığı şiddete ilişkin şunları söyledi:

İşadamları kaçırıldı, sorguya çekildi, ağır işkenceler gördü ve öldürüldü. Birçok kadın öldürüldü. Güneydoğu’da 2 binden fazla kişi, PKK üyesi oldukları veya muhalif görüşlere sahip oldukları için enselerinden tek kurşunla infaz edildi. Cinayetlerin çoğu faili meçhul kaldı. Küçümsenecek bir organizasyon değil. Sonra aniden ortadan kayboldular. Liderleri Hüseyin Filioğlu Beykoz’daki çatışmada ölünce dağıldılar. Olmamış gibi davranamazlar.”

“Yurt Dışında İnsanlar Okan”
Hizbullah’ın Ghfar Okan suikastına da değinen Sakan, “Akan cinayetinin failleri başta olmak üzere hepsi ortaya çıktı. Bir ilin emniyet müdürü o bölgede devletle halkı barıştırmak için adımlar atıyordu. Bu zaten talep edilmişti. .”

Sasan, “Domuz kravatlı insanları infaz ettiler. Domuz kravatlı insanları öldürürken filme aldılar. Ben de izledim. Bunlar hep devlet arşivlerinde. Bunlar hep dijital materyallerde. Beykoz Harekatı’nda kurtarılan “O dönem terörle, istihbaratla, örgütle çalışıyorduk. Resimleri çok net hatırlıyorum. Domuz bağlarını dirilterek insanlara işkence ederek öldürüyorlardı. Bunlar gözümüzün önünde olan şeyler” dedi. .

Favoriyi takip et
“Müttefikler istediklerinde terör istediklerinde”
Hükümete yanıt veren Sasan, “Buradaki asıl sorun ceza hukukunun siyasi iktidar hareketlerine göre şekillenmesi. 2001 yılında devlet güvenlik mahkemelerinden izin aldık ve ‘FETÖ terör örgütüdür’ dedik. Devletin resmi belgelerini sunduk, bir aşamaya geldik Süreç.Sonra bu siyasi güç geldi, bizi tasfiye etti, onların önünü açtı.Ne de olsa 2015’te gelip darbe girişiminde bulundular. Siyasi güç onları müttefik bildi.Darbe girişimi olunca terör örgütü oldular.Partiye PKK terör örgütü dediler sonra barış süreci başladı.Şimdi PKK Tokaca oldu. Hüda Par’ın başına da aynı şey gelir.Yaptıkları hafızalardan silinir.Saf bir şekilde ittifaka girerler.”Ölüm cezasını uygulamak, istediğini yapmak ve sonra kaldırmak gibi.”

Arşivleri yok ediyorlar
Sasan son olarak şu ifadeleri kullandı:

“İsimleri, nereden öğrendikleri, kimlerle iletişim kurdukları belli. Bazı adamlar ismen mahkum edildi. En önemli işleri arşivleri silmek. Çünkü çoğu suça bulaşıyor. Bir şey oluyor, polisin uyuşturucu sicili var. Batılı bir ülkede iç banka hatta hükümet istifa ediyorsa ülkede bir süredir Hizbullah terörü var yani yok denilemez.

Yayın ilkeleri
iletişim
RSS
iOS mobil uygulaması Android Mobil uygulaması

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın